İshalden nasıl korunabiliriz?
Çiğdem Ecevit
Çiğdem Ecevit
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Dr. Behçet Us Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi EAH
Çocuk Gastroenteroloji Hepatoloji ve Beslenme
Çiğdem Ecevit
İshalden nasıl korunabiliriz?
İshalden bir takım toplumsal ve kişisel önemlerle korunmak mümkündür. Toplumun kullandığı yiyecek ve suların iyileştirilmesi, uygun kanalizasyonlar, enfekte kişilerin gıda işlerinde çalıştırılmaması gibi bir takım toplumsal hijyen kurallarına uyularak ishalden korunulabilir. Bunların yanında bir takım kişisel hijyen kuralları da vardır. Bunların başında el yıkama gelir. Tuvalete girdikten sonra, yemek yemeden önce, bebeğin mamasını hazırlamadan önce, bebeği beslemeden veya emzirmeden önce, bebeğin altını temizledikten sonra eller mutlaka yıkanmalıdır. Bebeğe sunulan gıdaların özellikle mama ile beslenen bebekler de kapların, biberonların temizliğine özen gösterilmesi gereklidir. Biberon temizliği için sıcak su ile yıkamak ya da sıcak su da bekletmek yeterli değildir. En az 10 dakika boyunca kaynatılmalı ya da bu amaçla üretilmiş sterilizasyon aletleri kullanılmalıdır. Temiz içilebilir su kullanılmalı, içilebilir su sağlanamıyorsa, bunu elde etme de zorluklar varsa sular klorlanmalı veya kaynatılmalıdır. Pastörize edilmiş süt ve süt ürünleri tüketilmelidir. Meyve ve sebzeler tüketilmeden önce çok iyi yıkanmalı, gerekirse sirkeli su da bekletildikten sonra tüketilmelidir. Kümes hayvanları, kasaplık hayvan etleri ve ürünleri ki örneğin yumurta bunların içinde sayılabilir tam olarak pişirilmelidir. Şunu da vurgulamak ve üzerine tekrar basmak gerekir ki anne sütüyle beslenme ishalden korunmada en önemli faktörlerden birini oluşturur. Bulaşıcı hastalıkların birçoğuna karşı aşı geliştirmiş ve bu hastalıklardan koruyuculuk aşı ile sağlanmıştır. Akut ishallerin en sık sebebi olan rota virüs ishallerine karşı da aşı geliştirilmiştir ve bu aşıyla rota virüs ishalleri engellenebilmektedir. Rota virüs aşıları birçok ülke de rutin aşılama programına girmekle beraber bizim ülkemizde ulusal aşı programımızda henüz rutin olarak yer almamaktadır. Ancak birçok çocuk hekimi tarafından şiddetle önerilmektedir. Uygulaması kolay bir aşıdır. Ağza damlatılarak uygulanır ve koruyuculuğu oldukça yüksektir. İdeal aşılama takvimin de ilk dozun ikinci veya üçüncü ayda yapılması, son dozun 34 haftadan önce tamamlanmış olması gereklidir.