Kolik Neden Olur? Bebeğe Zararı Var mıdır?

Figen Özçay

Figen Özçay

Prof. Dr.

Ankara Başkent Üniversitesi Hastanesi
Çocuk Gastroenteroloji Hepatoloji ve Beslenme

Figen Özçay

Kolik Neden Olur? Bebeğe Zararı Var mıdır?

Koliğin nedeni nedir ve bebeğe zararlı mıdır?

Öncelikle söylemek gerekirse kolik bebeğe zararlı bir durum değildir. Ama şimdiye kadar da nedenleri tam olarak anlaşılamamıştır.

Huysuz çocuk, gergin ebeveyn ilişkisi ya da anne-baba çocuk ilişkisinin düzgün kurulamaması sonucu ortaya çıkan davranışsal bir problem olabilir.

Kolik, aşırı ağlama normal ağlamanın şiddetli bir şekli de olabilir. Burada yine en çok olgunlaşmamış sindirim sistemi ve olgunlaşmamış sinir sistemi üzerinde teoriler öne sürülmüştür.

Sindirim siteminde laktoz intoleransı, ya da ön sütün aşırı alınması, sindirim sisteminin kaslarının aşırı kasılması, inek sütü alerjisi bağırsak florasındaki değişiklikler söz konusu edilmiştir. Laktoz intoleransı kolik sebebi olarak suçlanan bir tablodur. Her ne kadar kanıtlanmasa da bebeklerde göreceli olarak laktaz enzimi, yani süt içerisindeki laktoz şekerini sindiren enzimin eksikliği nedeniyle bebek koliği gelişebilir. Bu şekilde bağırsaklarda sindirilmemiş şekerlerden dolayı gaz oluşur.

Kolikli bebeklerin çoğunda nefeste hidrojen oranı yüksek saptanmıştır. Kolikli bebekler laktazı azaltılmış mamalarla beslendiklerinde ağlama süreleri ve nefeslerindeki hidrojen miktarı da azalmıştır. Bu nedenle geçici laktoz intoleransı olan bebeklerde kolik şikayetlerinin laktozu azaltılmış mamalarla kontrol edilebileceğini düşünülmüştür. Burada dışkıda karbonhidrat emiliminin bozuk olduğuna dair mutlaka delil gereklidir.

Anne sütünün kesilmesi hiçbir zaman önerilmez. Mama alan bebeklerde laktozu azaltılmış mamalar kullanılabilir. Anne sütü alan bebeklerde de laktaz enzimi içeren damlalarla bebeğe yardımcı olabiliriz.

Koliğin bir diğer sebebi de emzirme tekniğindeki hatalar ve bebeğin aşırı ön süt alması olarak bildirilmiştir. Memedeki süt tam bitmeden diğer memenin emzirilmeye geçilmesiyle bebeğin sürekli olarak ön süte maruz kalması, yani ön sütteki yüksek laktoz içeriğine maruz kalması suçlanır. Bu yüzden bir meme tam bitirilmeden, emzirilmesi diğer memeye geçilmemesi önerilir.
Çok sık emzirme ve arada gazının çıkarılmadan emzirilmeye devam edilmesi, bebeğin hava yutmasına ve havayı çıkaramamasına yol açar. Emzirmeye ara verilerek uygun şekilde gazının çıkarılmasıyla bir miktar kolik engellenebilir.

Anne-baba, anne ile bebek arasındaki iletişimde güçlük üzerinde yoğunlaşan teoriler vardır. Kolikli bebeklerde bir takım davranış problemleri görülmektedir. Bu bebekler az emmekte, emdikten sonra huzursuzlanmaktadır. Emmeyi yarım kesmektedirler. Anne ve babanın depresif durumları bebeklikte kolikliği arttıran nedenler içinde sayılsa da, anne ve babanın çok ağlayan bebekten dolayı mı depresyona girdikleri tam anlaşılamamıştır. Sonuçta iletişim engelleri, iletişim güçlüğü kolik sebepleri arasında sayılır.

Annenin bebeğe yetersiz ilgi,sevgi göstermesi, annenin çok gergin olması, ya da gebelik depresyonunun kolik gelişmesinde etkili olduğu söylenmektedir. Annenin sigara içmesi de kolik sebepleri arasında sayılır.

Acaba kolik ve reflü arasında bir ilişki varmıdır?

Genellikle reflüyle kolik birbirinden bağımsız iki durumdur. Bazen reflü kendi şikayetleri olan kusma, geğirme gibi şikayetlerle değil de aşırı ağlama ile kendini gösterebilir. Bu iki durumda karışıklık olabilir. Reflüsü olup da kolik şikayetleri olan küçük bir hasta grubu olabilir. Sonuçta kolik ile reflü arasında nedensel bir ilişki yoktur. Bağırsaklardaki bakteri yapısındaki değişiklikler de düşünülmüştür. Bu yüzden de probiyotikler kolik tedavisinde kullanılmaya çalışılmışsa da yararı kanıtlanmamıştır.